немски » турски

Преводи за „önündeki“ в немски » турски речника

(Отидете на турски » немски )
önündeki meydan -in

едноезични примери (не са проверени от PONS редакцията)

турски
Bunun önündeki, sokaktan merdivenle çıkılan giriş kapısı iki ince sütundan ve bunlar arasında bir metal ıstavrozdan oluşmaktadır.
tr.wikipedia.org
Koruma altında olsalar da denizlerdeki kirlenme ve giderek artan okyanus trafiğinin seslenişlerini boğarak eş bulmalarını güçleştirmesi gibi etkenler, mavi balina nüfuslarının geri kazanılmasının önündeki tehditlerdir.
tr.wikipedia.org
Gerek ana kubbe gerekse giriş kapısı önündeki mermer direkler üzerine oturtulmuş olan küçük kubbe kurşun kaplıdır.
tr.wikipedia.org
Bu ordunun önündeki insanlar, elindeki tırpanla insanları öldüren atlı bir iskelet tarafından, üzerinde haç bulunan büyük bir kutunun içine doğru sürülmektedir.
tr.wikipedia.org
Film, film projektörü ile oditoryumun önündeki büyük bir projeksiyon ekranına yansıtılırken, diyalog, sesler ve müzik bir dizi duvara monte hoparlörden çalınır.
tr.wikipedia.org
Oyun, oyuncunun kullandığı karakter ne olursa olsun, önündeki masada bir dinamit demeti ile bir sandalyeye bağlı olarak gösterildiği marazi devam ekranı ile ün kazandı.
tr.wikipedia.org
VFD nin benimsenmesinde önündeki engeller maliyet ve güvenilirlik faktörlere bağlı olarak son üç yılda önemli ölçüde azaltılmıştır.
tr.wikipedia.org
Taş ocağından çıkan blokların daha sonra şantiyeye ahşap kızaklarla taşınması ve kızağın önündeki kumun sürtünmeyi azaltmak için ıslatılması mümkündür.
tr.wikipedia.org
Körling fırçası (veya süpürgesi) taşın önündeki buz yüzeyini süpürmek için kullanılır.
tr.wikipedia.org
Ulrichs; görünmezliğin, halkın eşcinsellik hakkındaki önyargılarını yıkmanın önündeki büyük bir engel olduğunu savunmuş ve eşcinselleri açılmaları için teşvik etmiştir.
tr.wikipedia.org

Искаш ли да добавиш дума, фраза или превод?

Изпратете ни я - ще се радваме на Вашата обратна връзка!

Избор на език Deutsch | български | English | Español | Français | Italiano | Polski | Русский | Türkçe