турски » немски

Преводи за „kısıtlı“ в турски » немски речника (Отидете на немски » турски )

kısıtlı

едноезични примери (не са проверени от PONS редакцията)

турски
Ekvatoral örtüde sadece kısıtlı bir gücü taşıdıkları için potansiyel düşüşler geliştirirler.
tr.wikipedia.org
Kadınlar ise daha sonra kısıtlı olan bitkilere yönelirler ve yenebilecek böğürtlensi meyve ve sebzeleri toplamaya başlarlar.
tr.wikipedia.org
Western blot sadece hücrelerle çalışmakla kısıtlı değildir, farzı misal, virüsler ve viral proteinler.
tr.wikipedia.org
Bu süre içerisinde yiyecekleri kısıtlı olan ve sürekli olarak siyasi çatışmalara giren kurtulanlar en sonunda birbirleri ile anlaşmazlık yaşayıp büyük bir kargaşaya yol açacaklardır.
tr.wikipedia.org
Kısıtlı malzeme ve olanaklarla değişik damak tatları yakalamaya çalışılırken bir yandan da iş yoğunluğundan olsa gerek, öğün atlatma mönülerinin üretildiğini gözlemliyoruz.
tr.wikipedia.org
Hedefe yaklaşmak ve kısıtlı alanlara erişim sağlamak için oyuncular, oyun içindeki karakterlerin kılığına girebilirler.
tr.wikipedia.org
Ekonomik imkânlarının kısıtlı olması nedeniyle muhabir, editör, sayfa sekreteri, haber müdürü, yazı işleri müdürü vb.
tr.wikipedia.org
Jobs şirketi geçmiş yıllarda kişisel bilgisayarlara kısıtlı kalan ürün yelpazesinin ötesine taşıdı.
tr.wikipedia.org
Delinmiş bir patlamayan ("run-flat") lastik azaltılmış bir hızda kısıtlı bir süre kullanılabilmektedir.
tr.wikipedia.org
Toprakları kısıtlı, nüfusu fazla olan ülkeler mecburen bu yöntemi uygulamak zorundadır.
tr.wikipedia.org

Искате ли да добавите дума, израз или превод?

Изпратете ни я - ще се радваме на Вашата обратна връзка!

Избор на език Deutsch | български | English | Español | Français | Italiano | Polski | Русский | Türkçe